MESCİDE KOMŞU OLANLAR - 20 EKİM 2024 - MEVLANA TAKVİMİ
Manage episode 445986103 series 2542707
Ebû Hüreyre’den yaptığı diğer bir rivâyetinde Resûl-i Ekrem (s.a.v.): “Andolsun, gönlümden öyle geçiyor ki, kendi adamlarıma emredeyim, bana pek çok odun toplasınlar, sonra, hiçbir mazeretleri olmadıkları halde evlerinde namaz kılan kimselere gideyim, hanelerini başlarına yakıvereyim.” (Müslim) Bu sahih hadiste mazeretsiz cemaati terkedenler için pek ağır vaîdler vardır. İbn Abbas’dan şöyle rivâyet etmiştir: İbn Abbas (r.a.)’e: “Gündüz oruç tutan, gece ibâdetle meşgul olan, fakat cemaatle namaz kılmayan ve cumaya gitmeyen bir adamın durumu nedir” diye sorulunca İbn Abbas (r.a.): “O o halde ölürse cehennemdedir” cevâbını verir. (Tirmizî) Rivâyet edildiğine göre âmâ bir adam Resûl-i Ekrem (s.a.v.)’e gelir ve: “Ya Resûlallah, elimden tutup beni mescide getirecek kimsem yoktur. Evimde namaz kılmam için bana ruhsat var mıdır?” Resûl-i Ekrem (s.a.v.) önce adama ruhsat verir. Âmâ adam geri dönüp giderken Resûlullah (s.a.v.) adamı geri çağırır ve: “Ezanı duyuyor musun?” diye sorar. “Evet duyuyorum.” cevâbını alınca; Peygamberimiz (s.a.v.): “Öyle ise icâbet et, cemaata devam et” buyurur. (Müslim) Rivayet edildiğine göre; iki gözü görmeyen İbn Ümmü Mektum (r.a.), Resûl-i Ekrem (s.a.v.)’in huzuruna geldi ve: “Yâ Resûlallâh Medine zehirli ve yırtıcı hayvanları çok olan bir yerdir. Halbuki benim gözlerim görmüyor, evimde namaz kılmam için bana ruhsat (izin) var mı?” Resûl-i Ekrem (s.a.v.): “Haydin namaza, yönelin felaha, sesini (ezânı) işitiyor musun?” “Evet duyuyorum.” Resûlullâh (s.a.v.): “Öyle ise icâbet et, cemaate gel” buyurdu. (Ebû Davud) Hz. Ali (k.v.) de şöyle diyor: “Mescide komşu olan için farz namaz ancak mescittedir.” Kendisine soruldu: “Kimler mescide komşu sayılır?” O: “Kim ezânı duyuyorsa” cevâbını verdi. (İmâm Şemsüddin ez-Zehebî, İslâm Şeriatinde Büyük Günâhlar, s.208)
1815 jaksoa